McLaren F1 Takım Patronu Andrea Stella, Formula 1 Japonya Grand Prix’sinde Suzuka pistinin yenilenen zemin kaplamasının, MCL39’un en büyük avantajını etkisiz hale getirdiğini belirtti.
MCL39, yarışlarda lastik koruma konusunda oldukça başarılı bir araç. Ancak pistin büyük bölümünün yeniden asfaltlanması, lastiklerde minimum aşınmaya yol açtı ve McLaren’ın bu alandaki üstünlüğünü ortadan kaldırdı. Bu da, Max Verstappen’in sıralamada Lando Norris ve Oscar Piastri’yi geçerek pole pozisyonunu kazanmasının ardından, McLaren’in yarışta bu farkı kapatma şansını yitirmesine neden oldu.
Stella: “Eski Suzuka olsa avantajımızı kullanabilirdik”
Suzuka’da sadece bir DRS bölgesi bulunması ve geçiş imkanlarının sınırlı olması, McLaren için işleri daha da zorlaştırdı. Andrea Stella, medya mensuplarına yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Bu pistte geçiş yapabilmek için 0.7 – 0.8 sn performans farkı gerekir. Eskiden bu sorun olmazdı çünkü Suzuka lastik aşınmasının yüksek olduğu bir pistti. Ama yeni asfaltla birlikte bu özelliğini kaybetti.”
“Artık çok düşük aşınmalı bir pist haline geldi. Bu da lastik yönetimi avantajımızı tüm takımlar için geçerli bir özellik haline getirdi. Eski tarz Suzuka’yı tercih ederdim.”
Yarışta griddeki altı sürücü başladıkları yerde finiş gördü. Bu, Formula 1 tarihinde sabit pistlerde ilk kez yaşanıyor.
Stella, yarışın ardından “Bence Bahreyn gibi yüksek aşınmalı pistler bize daha uygun,” dedi.
Sıralama turlarındaki dezavantaj yarışa yansıdı
Japonya GP’sinde sıralama turlarının kritik önemde olduğunu vurgulayan Stella, yarışın aslında Cumartesi günü Verstappen’in pole turuyla kazanıldığını söyledi:
“Max ve Red Bull’a şapka çıkarıyorum. Burada başka pistlerde görebileceğimiz bazı değişkenler yoktu. Ne lastik aşınması vardı, ne de geçiş imkanı. Bir kere sıralamada turu oturtursan, yarış boyunca sorun yaşamazsın.”
“Her pistin bu kadar düşük aşınmalı olmaması gerekiyor. Bu, izleyici açısından yarışları geçit törenine çeviriyor.”
“Umarım başka pistlerde aracımızın tüm potansiyelini kullanabiliriz çünkü hâlâ en iyi araç bizde diye düşünüyorum.”
Kirli hava sorunu 2025 F1 sezonunda yeniden gündemde
Suzuka GP’de öne çıkan bir diğer konu da “kirli hava” problemi oldu. F1’in 2022’de yere basma etkili yeni araç kurallarıyla çözmeye çalıştığı bu sorun, 2025 sezonunun son yılında tekrar gündeme gelmiş durumda.
Araçların oluşturduğu türbülanslı hava, arkadaki aracın aerodinamik verimliliğini azaltıyor ve yakın takip zorlaşıyor. Stella, bu konuda şunları söyledi:
“Her geçen yıl daha fazla aerodinamik yere basma kuvveti elde ediyoruz. Bu da kirli havanın etkilerini artırıyor. Bu sene Çin’de de bunu gördük. Mesela Hamilton sprint yarışında öndeyken lastikleri hasar görse bile tempoyu kontrol edebildi.”
“Normalde lastik aşınması bu farkı telafi eder ama Japonya’da bu da yoktu. 2026’da gelecek yeni kuralların bu sorunu sıfırlamasını umuyorum. 2022’de araçlar takip kolaylığı için tasarlanmıştı ama o zamandan bu yana öyle bir aerodinamik gelişme oldu ki, artık performans kaybı çok büyük.”
George Russell’dan Pirelli’ye çağrı: “Lastikler çok sert kaldı”
Mercedes pilotu George Russell da Suzuka ve Çin GP’lerinde yaşanan düşük aşınma sorununa dikkat çekerek, Pirelli’nin lastik seçimlerinin stratejiyi öldürdüğünü savundu:
“Son iki yarışta lastikler çok sertti. Yenilenmiş asfaltla birleşince her iki yarışta da kolay bir tek pit stratejisi oldu. Bu da stratejik çeşitliliği ortadan kaldırdı.”
“Griddeki herkes başladığı yerde finiş gördü. Umarım spor olarak bu duruma bir çözüm bulabiliriz.”