Alex Albon’dan FIA’nın Rastgele Teknik Kontrollerine Eleştiri: “Tüm Araçlar Denetlenmeli”
Alex Albon, FIA’nın Formula 1’de yarış sonrası uyguladığı “rastgele” teknik kontrol yöntemlerini sorguladı ve adil bir ortam sağlanabilmesi için tüm araçların eksiksiz şekilde denetlenmesi gerektiğini savundu.
Las Vegas Grand Prix’sinde McLaren, Lando Norris ve Oscar Piastri ile ikinci ve dördüncü sırada finiş görse de, her iki pilot da yarış sonrası diskalifiye edildi. FIA’nın yaptığı kontrollerde, iki MCL39 aracının taban plakalarında (skid plank) aşırı aşınma tespit edildi. Diğer takımların araçları ise yarış sonrası yalnızca tartıya çıkarılırken, McLaren araçları daha kapsamlı bir incelemeye tabi tutuldu.
Bu süreç sonucunda FIA teknik delegesi Jo Bauer, her iki aracı da yarış hakemlerine sevk etti. McLaren, aşınmanın “beklenmedik şekilde yoğun zıplama (porpoising) ve aracın dikey yönde büyük salınımlar yaşaması” nedeniyle oluştuğunu açıkladı. Takım patronu Andrea Stella ise, yaşanan sorunun “aşırı ya da mantıksız bir performans arayışından” kaynaklanmadığını vurguladı. Norris de, takımların her zaman kuralların sınırında çalıştığını kabul etti ancak Las Vegas Strip Pisti’nde McLaren’ın yaklaşımının bu şekilde olmadığının altını çizdi.
Albon’dan McLaren’a Destek: “Sınırları Zorlamak Modern F1’in Parçası”
Albon, sınırları zorlamanın modern Formula 1’in doğal bir parçası olduğunu belirtti. Williams pilotu, “Hepimiz limitleri hesaba katmak zorundayız. Bu araçlarda, taban yüksekliğini milimetre seviyesinde ayarlamak bile tur zamanında büyük fark yaratıyor. Tabii ki herkes hata yapabilir, bunu anlıyorum. Ancak bu araçlar artık inanılmaz derecede hassas,” ifadelerini kullandı.
Albon, rüzgar yönü gibi değişkenlerin takımları kolayca zor durumda bırakabileceğini de vurguladı: “Yarıştan bir gün önceki rüzgarı bile hesaba katarak taban yüksekliği ayarlıyoruz. Ana düzlükte karşıdan rüzgar aldığınızda, bu tüm hafta sonu için taban yüksekliğini değiştiriyor. Karşıdan rüzgar, aracı daha fazla yere bastırıyor ve zıplama artıyor. Bu yüzden zıplamayı ve tahminleri de ayarlamak gerekiyor.”
“Sprint hafta sonlarında ya da Las Vegas gibi az sürüş yapılan hafta sonlarında bu kurallar gerçekten zorlayıcı. Güvenli tarafta kalmak zorundasınız. Bazen Pazar günü yarış bittiğinde, takım olarak kendinize kızıyorsunuz çünkü neredeyse hiç taban plakası aşınması olmamış oluyor ve hafta sonunu daha iyi değerlendirebileceğinizi düşünüyorsunuz. Ancak mevcut kurallar böyle.”
Albon: “Araç Seçiminde Rastgelelik Adil Değil”
Albon’a göre asıl sorun, hangi araçların detaylı kontrole tabi tutulduğunun belirlenme şeklinde yatıyor. Tüm finiş gören araçlar tartıya alınırken, zaman kısıtlamaları nedeniyle sadece birkaç araç rastgele seçilerek daha kapsamlı teknik kontroller yapılıyor.
“İstersek araçları yere kadar indirebiliriz ve hiçbir yasal sorun yaşamayız, ama o zaman hepimiz kurallara aykırı bir performans bulmuş oluruz,” diyen Albon, “Benim için asıl önemli olan, bu seçimin rastgele yapılması. Her hafta sonu 20 aracın da kontrol edilmesini tercih ederim, böylece herkes için adil bir ortam olurdu. Ancak rastgele seçim yöntemi biraz sıkıntılı,” ifadelerini kullandı. “Ama tabii ki kurallar kurallardır.”
2026’da yeni teknik düzenlemelerin yürürlüğe girmesiyle birlikte taban plakası aşınmasının gündemdeki yerinin azalacağını öngören Albon, “Bu konu daha az konuşulacak. Ancak aracın ön ya da arka kısmının mümkün olduğunca yere yakın olması felsefesi genel olarak devam edecek. Yani bu konu daha az gündeme gelecek ama tamamen ortadan kalkmayacak,” dedi.
Kaynak: Motorsport Week // https://www.motorsportweek.com/2025/12/17/alex-albon-questions-fia-procedures-amid-f1-plank-wear-dsqs/

