Ferrari, Katar Grand Prix’sinde yaşanan büyük hayal kırıklığının yalnızca geliştirme eksikliğinden kaynaklanmadığını, takımın performansının orta sıra rakiplerine yaklaşmasında başka etkenlerin de rol oynadığını düşünüyor.
Takım patronu Fred Vasseur, Lusail pistinde her iki aracın da sprint yarışında puanların oldukça dışında kalmasıyla sonuçlanan sorunların, alışılmadık derecede yüksek lastik basınçlarının tetiklediği ayar problemleriyle bağlantılı olabileceğini belirtti.
Charles Leclerc ve Lewis Hamilton, Katar’da unutmak isteyecekleri bir hafta sonu geçirdi. İki pilot da ön sıralara yaklaşamadı. Sprint yarışında 13. olan Leclerc, ana yarışta ise sekizinci olarak birkaç puan alabilmek için mücadele etmek zorunda kaldı. Leclerc yarış sonrası, “Araca güvenim yoktu, aracın performansı yoktu, elimde hiçbir şey yoktu. Açıkçası hafta sonunun bitmiş olmasına seviniyorum,” ifadelerini kullandı.
Hamilton ise çok daha zor bir hafta sonu geçirdi. Sprint ve ana yarışın sıralama turlarında Q1’de elendi, yarışlarda ise 17. ve 12. sırada finiş gördü.
Ferrari’nin yaşadığı zorluklar, takımın SF-25’teki aerodinamik güncellemeleri durdurma kararının ardından rakiplerinin kendilerini yakalamasına zemin hazırladıklarını açıkça kabul etmelerinin ardından geldi. Geliştirme eksikliğine dikkat çeken Hamilton, yarışı Alex Albon’un Williams’ı ve Gabriel Bortoleto’nun Sauber’i arasında tamamladıktan sonra, “Sanırım bu durum, diğer takımların ne kadar geliştirdiğini ve bizim bu yılın bu noktasında ne kadar geride kaldığımızı açıkça gösterdi,” dedi. “Stake [Sauber] aracı tarafından geçilmek üzereydim ve Williams’a yetişemedim.”
Ancak Ferrari, Katar hafta sonunun, son dönemdeki daha güçlü yarışların aksine, beklenenden çok daha kötü geçtiğine dikkat çekiyor ve bunun arkasında başka faktörlerin olabileceğini düşünüyor.
Bu noktada, Pirelli’nin Lusail pistindeki yüksek kuvvetlere dayanabilmesi için Katar Grand Prix’sinde uyguladığı yükseltilmiş lastik basınçları belirleyici oldu. Hafta sonu öncesinde ön lastikler için minimum 28 psi, arka lastikler için ise 23,5 psi basınç belirlendi. Cumartesi gününden itibaren ise her iki aks için de 1 psi artırıldı. Karşılaştırmak gerekirse, Brezilya’daki Interlagos gibi daha tipik bir pistte ön lastik basıncı minimum 25 psi olarak ayarlanıyor, yani çok daha düşük.
Ferrari gibi, sürüş yüksekliğine son derece hassas bir araç için, Macaristan’da olduğu gibi yarış sırasında lastik değişimlerinin ardından plaka koruması amacıyla daha yüksek basınçlar kullanıldığında yaşanan zorluklar, aracın ideal ayar aralığından çıkmasına neden olabiliyor.
Vasseur, “Bununla başa çıkmakta zorlandık. Herkes için aynıydı ama biz diğerlerinden daha kötü bir iş çıkardık. Ayar aralığının dışında kalırsanız, kesinlikle birçok sıra kaybedersiniz. Böyle bir pistte, lastik aşınmasının sıfır olduğu yerde, pist düzeni nedeniyle geçiş yapmak kolay değil. Üstüne bir de iki pit stop zorunluluğu eklenince, unutun gitsin,” şeklinde konuştu.
Vasseur, Ferrari’nin son yarışlarda, özellikle Meksika ve Brezilya’da rekabetçi olmasının, bu hafta sonunun kötü geçmesinin arkasında geliştirme eksikliğinden başka etkenler olduğuna işaret ettiğini düşünüyor. Ancak takımın Abu Dabi’de doğru ayarları bulamazsa, zorlu geçen 2025 sezonunu iyi bir şekilde tamamlamasının mümkün olmayacağını da vurguladı.
Leclerc ise Ferrari’nin Abu Dabi’de Katar’daki formunu tekrar etmemesinin kritik olduğunu, aksi takdirde kış arasına moralsiz gireceklerini belirtti. “Tatile biraz daha mutlu gitmeyi umuyorum çünkü bu hafta sonu gibi iki hafta sonunun ardından tatile çıkmak oldukça moral bozucu olur. Yani bu çok kötü olur. Umarım daha iyi bir hafta sonu geçiririz,” ifadelerini kullandı.
Kaynak: The Race // https://www.the-race.com/formula-1/ferraris-theory-for-why-its-qatar-grand-prix-was-so-atrocious/

