1. Anasayfa
  2. F1

Ferrari’nin 2025 Yılındaki Büyük Başarısızlığının Derin Nedenleri

Ferrari’nin 2025 Yılındaki Büyük Başarısızlığının Derin Nedenleri
0

2025 F1 Sezonunda Ferrari SF-25’in Performans Çıkmazı: Tasarım ve Gelişim Sorunları

2025 Formula 1 sezonu, takımların beklenen performans seviyeleri konusunda önemli çelişkileri gün yüzüne çıkardı. Pistlerin özelliklerine göre araçların tasarım “DNA”larına dayalı performans tahminleri sık sık şaşırtıcı sonuçlarla karşılaştı. Bu durumun en dikkat çekici örneklerinden biri, Azerbaycan Grand Prix’sinde Ferrari oldu.

Başlangıçta, SF-25’in güçlü yönlerini ön plana çıkaracağı düşünülen Baku pistinde favori olarak gösterilen Ferrari, yarış ve sıralama turlarında beklenenden çok farklı bir sonuçla karşılaştı. Cuma günü yapılan ikinci antrenman seansında Lewis Hamilton ve Charles Leclerc’in ilk iki sırayı almasıyla umut veren performans, hafta sonunun ilerleyen bölümlerinde düşüşe geçti. Dışarıdan bakıldığında, bu durum aracın hafta sonu boyunca yeterince geliştirilememesi gibi görünse de, işin aslı daha karmaşık.

Singapur GP’sinde ortaya çıkan tablo, Ferrari’nin sıkça başarılı olduğu bu pistte bile SF-25’in tasarımından kaynaklanan yapısal sorunların etkili olduğunu gösterdi. Hafta sonunun başında umut veren performansa rağmen, Cumartesi ve Pazar günleri yaşanan hayal kırıklığı yaratan sonuçlar, aracın yönetimindeki eksikliklerden çok tasarımın kendisine bağlanıyor. Özellikle Belçika’dan itibaren kullanılan revize edilmiş arka süspansiyonun bu sorunları daha da belirgin hale getirdiği görülüyor.

Ferrari teknik direktörü Loïc Serra’nın tercihi, aracın aerodinamik gelişimini ikinci plana bırakıp, süspansiyon ve araç dinamiklerine odaklanmak oldu. Bu karar, SF-25’in aerodinamik hassasiyetini azaltarak daha stabil bir dinamik platform yaratmayı amaçlıyordu. Ancak bu yaklaşımın yan etkisi, aracın ayar değişikliklerine karşı giderek daha az tepki vermesi oldu. Yani pist koşulları değiştiğinde, araç yapılan ayarlarla bile istenilen performansı yakalamakta zorlanıyor.

Singapur’da Leclerc’in Q3 sonunda denenen ayar değişikliklerini “aptalca” olarak nitelendirmesi, bu sorunun boyutunu gözler önüne serdi. Sürekli önden kayma (understeer) problemi, sürücüyü köşelerde zorladı ve Leclerc, ön tarafı aşırı yükleyerek farklı bir çözüm aradı; bu da arka tarafın daha dengesiz hale gelmesine neden oldu.

Bu süreçte, süspansiyon geliştirmelerine odaklanılırken, aerodinamik departmanı neredeyse tamamen devre dışı kaldı. Oysa takım içinde bazı kaynaklar, süspansiyon modifikasyonları yerine planlanan küçük alt taban aerodinamik güncellemelerinin sürücüler için daha faydalı olabileceğini ve aracın genel gelişimine daha olumlu katkı sağlayacağını düşünüyor.

2025 sezonunda araçlar arasındaki performans farklarının çok az olması da durumu zorlaştırıyor. Bazı mühendisler, griddeki ilk 10 aracın zaman farklarının genellikle iki onda bir saniyeden az olduğunu belirtiyor. Bu kadar sıkışık bir rekabet ortamında, hafta sonu boyunca yapılan ayar optimizasyonları, yarışı kazanmak veya pozisyon yükseltmek için kritik önem taşıyor. Örneğin, ayar iyileştirmeleriyle kazanılan yarım onda bir saniye, gridde üç ila beş sıra ilerleme anlamına gelebiliyor.

McLaren ve özellikle son iki yarışta formunu bulan Red Bull, bu sezon pistten piste güçlü gelişim yapabilen araç tasarım felsefesiyle öne çıkarken, Ferrari SF-25 tam tersine, yüksek performans için radikal bir ön süspansiyon değişikliğiyle tasarlandı. Bu da aracın farklı pistlerde tutarlı ve rekabetçi olmasını zorlaştırıyor.

Sonuç olarak, Ferrari’nin 2025 sezonundaki SF-25 modeli, tasarım ve gelişim stratejisindeki tercihler nedeniyle beklenen performansı gösteremiyor. Süspansiyon odaklı gelişim, aerodinamik ilerlemeyi engellerken, aracın pist koşullarına uyum sağlama kabiliyetini de sınırlıyor. Bu durum, Ferrari’nin sezonun geri kalanında daha esnek ve kapsamlı bir geliştirme yaklaşımına ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.

Kaynak: Racingnews365 // https://racingnews365.com/the-deep-rooted-causes-of-ferraris-major-2025-failure