Red Bull’un Motor Sporları Danışmanı ve Junior programının başındaki isim Helmut Marko, şampiyon pilotları Max Verstappen’le ilk buluşmasını hatırlayarak o gün yaşadıklarını özetledi.
Marko’nun kariyerindeki en büyük başarısı, 2016 yılında henüz 18 yaşındayken Red Bull’a katılan ve ilk yarış galibiyetini İspanya Grand Prix’sinde kazanan Max Verstappen oldu. Marko, Verstappen ile ilk tanışmasını “bir film sahnesi gibi” olarak tanımlıyor.
Marko ve Verstappen’in yolları, 2014 yılında Norisring’de düzenlenen Formula 3 hafta sonunda kesişti. Verstappen, değişken hava koşullarına rağmen tüm yarışları kazanarak rakipsiz bir performans sergiledi. Bu etkileyici hafta sonunun ardından birçok F1 takım patronu için Verstappen’in gelecekte Formula 1 koltuğuna oturacağı netleşti.
Marko hızlı davrandı. 12 Ağustos 2014’te Verstappen’in Red Bull Junior Takımı’na katıldığı açıklandı. Sadece altı gün sonra, Scuderia Toro Rosso adına 2015 sezonunda F1 yarışçısı olacağı doğrulandı.
Marko: “Bir Film Sahnesi Gibiydi”
Autosprint’e konuşan Marko, Verstappen ile yaptığı ilk görüşmeyi şu sözlerle anlattı:
“Aslında çok özel bir konuşmaydı, neredeyse bir film gibi. O hafta sonu kazandığını gördüm ve her zamanki direkt tarzımla yanına gittim. Gözlerinin içine baktım ve dürüstçe sordum: ‘Dinle Max, bunu babanın sert yetiştirme tarzı yüzünden mi yapıyorsun, yoksa bu noktaya seni getirenlerden bağımsız olarak devam etme niyetin ve motivasyonun var mı?’”
Verstappen’in Cevabı Marko’yu Şaşırttı
16 yaşındaki Verstappen’in bu soruya verdiği cevap, Marko üzerinde kalıcı bir izlenim bıraktı:
“İnan ya da inanma, genç Max Verstappen tek kelime etmeden bana soğuk ve ifadesiz bir şekilde baktı ve şöyle dedi: ‘Hayır, ben yarışmaktan gerçekten keyif alıyorum. Bu tamamen benim seçimim. Tek hedefim, en iyi şekilde devam etmek ve babamın yaptığı hatalardan kaçınmak.’”
Marko, bu olgun cevaptan ve Verstappen’in performansından ne kadar etkilendiğini şu sözlerle ifade etti:
“Açıkçası, bu cevap beni en az onun ıslak zemindeki sürüş yetenekleri kadar şaşırttı. O çocuk zaten hem kasklı hem kasksız bir fenomendi. Genç bir bedende olgun bir zihniyeti vardı. Şimdi bile, 27 yaşındaki halinden çok daha ileriyi görebiliyor. O günden beri programımızın bir parçası.”