Meksika Şehri Grand Prix haftasonu boyunca, Autodromo Hermanos Rodriguez pistindeki performansı belirleyen en önemli faktörün, şüphesiz Meksika Şehri’nin aşırı yüksek irtifasından kaynaklanan ince hava olduğu vurgulandı.
Buradaki hava yoğunluğu deniz seviyesine göre yaklaşık %30 daha düşük. Bu azalma, sadece aerodinamik yükü normal seviyelerin yaklaşık %65’ine indirgemekle kalmıyor; aynı zamanda ısı değişimini de büyük ölçüde etkiliyor.
Basitçe ifade etmek gerekirse, soğutma ciddi bir sorun haline geliyor. Takımlar, motor kapaklarındaki ekstra hava kanalları açarak güç ünitelerinin nefes almasını sağlamaya çalışıyor, ancak fren soğutması da en az motor kadar kritik öneme sahip.
Dikkatli yönetilmezse, fren verimliliği hızla düşüyor ve fren kampanalarından yayılan ısı jantlara geçerek lastik sıcaklıklarını artırıyor. Bu durum, yarış boyunca hızla büyüyen bir problem haline gelebiliyor.
Bu bağlamda, paddock’tan edinilen bilgiler Alpine’in Meksika’daki performansının büyük ölçüde bu sorunlardan etkilendiğini gösteriyor.
Pierre Gasly ve Franco Colapinto, yarışın sonunda sırasıyla 15. ve 16. olarak finiş gören son pilotlar oldular. Fransız pilot, Lance Stroll’un Aston Martin’inin hemen arkasında, 37 saniye farkla yarışı tamamladı.
Ancak, Singapur’daki Charles Leclerc ve Lewis Hamilton’ın aksine, Alpine sürücüleri Marina Bay Street Circuit’in son aşamalarında Ferrari pilotlarının yaşadığı kadar ciddi bir gaz kesme ve hız azaltma yönetimine zorlanmadı.
Yine de, fren kampanalarındaki ısı birikimi muhtemelen lastik basınçlarını artırarak temas alanını azalttı ve lastik aşınmasını hızlandırdı.
Bu durum, A525’in zayıf geçen haftasonunun tek nedeni olmasa da, lastik ve etap yönetimine ekstra bir zorluk katmanı ekledi.
Bir diğer önemli faktör ise güç ünitesi. A525, rakiplerine kıyasla hâlâ geride kalıyor. Özellikle ana düzlükte ilk birkaç yüz metrede hızlanmada belirgin bir zayıflık gösterdi; bu da Meksika’nın uzun ve hızlı bölümünde açıkça ortaya çıktı.
Alpine’in sorunlarını artıran bir diğer etken ise aracın tasarım felsefesi. A525 güçlü bir downforce üretmesiyle biliniyor ancak bu avantaj, düşük hava yoğunluğunda sınırlayıcı bir faktöre dönüşüyor. Takım, doğal aerodinamik üstünlüğünü Meksika’da yeterince kullanamıyor.
Özetle, soğutma gereksinimlerinin hafife alınmasından, pist özelliklerine uygun olmayan şasi konseptine ve performans ile enerji geri kazanımında geride kalan güç ünitesine kadar birçok faktör Alpine’in Meksika’daki zor haftasonunu şekillendirdi.
Kaynak: Racingnews365 // https://racingnews365.com/explained-alpine-severely-impacted-by-multiple-issues-in-mexico

