Yalan Skandalı (Lie-gate) nedir? Lewis Hamilton’ın F1 kariyerindeki en büyük skandal

2009 Formula 1 sezonunun açılış yarışı, Brawn GP’nin dublesiyle F1 tarihine geçerken, Lewis Hamilton’ın yaşadığı büyük skandal uzun yıllar hafızalardan silinmedi. “Lie-gate” (Yalan skandalı) olarak bilinen bu olay, Hamilton’ın diskalifiye edilmesine ve McLaren F1 takımının sarsılmasına neden oldu.

2000’li yıllar, Formula 1’in en tartışmalı dönemlerinden biriydi. Takımlar teknik kuralları zorlarken, BAR’ın gizli yakıt deposuyla suçlanmasından McLaren’ın 2007’deki “Spygate” vakasıyla 100 milyon dolar ceza almasına kadar birçok skandal yaşandı. Ancak 2009’un açılış yarışı, bambaşka bir krizle gündeme oturdu.

2009 Avustralya GP’si: Brawn GP’nin Mucizevi Zaferi ve Skandalın Fitili

2009 F1 sezonu, büyük aerodinamik kural değişiklikleriyle başladı. Yeni kurallara en iyi uyum sağlayan takım Brawn GP oldu ve Jenson Button liderliğinde Avustralya Grand Prix’sinde tarihi bir birincilik elde etti. Button ve takım arkadaşı Rubens Barrichello, Brawn GP’ye sezonun ilk yarışında duble zafer getirdi.

Ancak Ferrari ve McLaren gibi büyük takımlar, yeni kurallara uyum sağlamakta zorlandı. McLaren’in 2008 şampiyonu Lewis Hamilton, Avustralya GP’sine kötü bir araçla çıkmasına rağmen yarışı üçüncü sırada tamamladı. Ne var ki bu sonuç kalıcı olmayacaktı.

‘Lie-Gate’ Skandalı: Hamilton Diskalifiye Edildi

Yarışın son turlarında, Sebastian Vettel ve Robert Kubica’nın çarpışması sonucu pistte Güvenlik Aracı çıktı. Bu sırada üçüncü sıradaki Jarno Trulli (Toyota), pist dışına çıktı ve Hamilton onu geçti. Ancak McLaren, Hamilton’a telsizle Trulli’yi tekrar geçmesine izin vermesi talimatını verdi. Hamilton, bu emre uyup Trulli’yi tekrar önüne geçirdi.

Yarış sonrası, Trulli bu hamle nedeniyle 25 saniye ceza alarak üçüncülüğü kaybetti çünkü Trulli’nin güvenlik aracı altında geçiş yaptığı için kuralları ihlal ettiği belirtildi. FIA yetkililerine verilen ifadelerde, Hamilton ve takım yöneticisi Dave Ryan, Trulli’nin geçişine dair telsizden herhangi bir talimat verilmediğini söylediler. Hamilton, Trulli’nin pist dışına çıkıp onu geçmesinin ardından, yavaşlayarak Trulli’nin geçmesine izin verdi. Yani Trulli güvenlik aracı esnasında Hamilton yavaşladığı için geçiş yaptı. Ancak yapılan görüşmelerde bunun aksi ifade edildi ve Trulli’nin kendisinin geçtiği gibi bir algı oluştu. Ancak bir sonraki yarış olan Malezya GP’sinde ortaya çıkan röportaj ve telsiz kayıtları, Hamilton’ın yalan söylediğini ortaya çıkardı.

Bunun üzerine:

• Lewis Hamilton, Avustralya GP’sinden diskalifiye edildi.
• McLaren, FIA tarafından benzer olayların tekrar yaşanmaması koşuluyla ertelenmiş ceza aldı.
• Takım yetkilisi Dave Ryan görevden alındı.
• Hamilton, hem FIA’ya hem de kamuoyuna açık bir şekilde özür diledi.

Hamilton: “F1’i Bırakmayı Düşündüm”

Bu olaydan yıllar sonra konuşan Hamilton, yaşadıklarının psikolojik etkilerini şöyle anlattı:

“O dönem her şeyin üst üste geldiğini hissettim. İnsanların benim hakkımda nasıl düşündüğüne çok önem veriyorum. ‘Belki bu sporda yerim yok’ diye düşündüm. McLaren benim hayalimdi, bu takımda olmak büyük bir şans. Takımdan ayrılmak değil, sporu bırakmak istedim. Bu olaydan sonra nasıl geri döneceğimi bilemedim.”

Hamilton, kendisini destekleyen insanlarla birlikte bu zor dönemi atlattığını ifade etti:

“Yarışmayı seviyorum ama bazen sonuçlarla yüzleşmek çok zor olabiliyor. Arkandan konuşan insanlar, negatif enerjiler… Ama sonra fark ettim ki yalnız değilim. Destek de gördüm, saygı da. Bu deneyim beni daha güçlü kıldı. Her zaman söyledim, adil bir şekilde kazanmayı seviyorum. Benim için dürüstlük çok önemli.”