Mercedes takım patronu Toto Wolff, McLaren’in 2026 Formula 1 sezonunda Mercedes’i zorlu bir sınavla karşı karşıya bırakacağını vurguladı.
2024 sezonunda Mercedes’in motor tedarik ettiği McLaren, 26 yıl aradan sonra ilk Formula 1 Takımlar Şampiyonluğu’nu kazandı. McLaren, Mercedes’in sağladığı güç ünitesiyle dikkat çekerken, aynı zamanda ana takım Mercedes’i 198 puan farkla geride bıraktı.
2026’da yürürlüğe girecek olan yeni güç ünitesi düzenlemeleri Mercedes için önemli bir fırsat sunsa da, Wolff, güçlü bir motorun yeterli olmayacağını ve McLaren ile rekabetin şasi performansında belirleyici olacağını ifade etti.
Wolff: “Saklanacak Yerimiz Yok”
Alman medyası Auto Motor und Sport ile yaptığı röportajda Wolff, 2026’ya dair umutlu olduğunu ancak McLaren’in Mercedes’in hatalarını ortaya çıkarabileceğini belirtti:
“2026, inanılmaz derecede ilginç bir meydan okuma. Her seviyede işinizi en iyi şekilde yapmak zorundasınız. İyi bir motor tek başına bir yere varmamızı sağlamaz. McLaren de aynı motora sahip olacak. Onları şasiyle yenmek zorundayız. Saklanacak yerimiz yok.”
McLaren, Mercedes için Bir Ölçüt
McLaren’in yükselen performansı, Mercedes’in 2014 yılında hibrit motorlarla yakaladığı liderliğin tehlikede olduğunu gösteriyor. 2023 sezonunun Abu Dhabi yarışının ardından Wolff, müşteri takımlarının başarılarının Mercedes için bir ölçüt olduğunu belirtti:
“Kendi takımımız kazanamayacaksa, bir müşteri takımının bizi yenmesini tercih ederim. Bununla hiçbir problemim yok, bu bize nerede olduğumuzu gösteriyor.”
2026 Motoru ve Mercedes’in Umudu
Mercedes’in 2026 güç ünitesine dair beklentileri oldukça yüksek. Sky F1’den Ted Kravitz, Mercedes’in 2026 motor düzenlemelerine yaklaşımının, 2014’te hibrit motorlarla elde ettikleri başarıya benzediğini söyledi:
“Mercedes, 2026 motoru için 2014’te olduğu gibi büyük kazanımlar bekliyor. O dönem, yeni düzenlemelerle her şeyi domine etmişlerdi.”
Ancak Wolff, temkinli bir iyimserlik sergiliyor:
“Bazı beklentilerimizi karşılıyoruz, bu iyi bir şey. Ancak diğer hedefler için hâlâ çalışıyoruz. Her şey net değil. Kendimize doğru hedefler mi koyduk, bunu da bilmiyoruz.”