Ferrari, 2026 Formula 1 sezonunda kurallar değişmeden önce 2025 F1 sezonu için aracında neden büyük değişiklikler yaptı?
Ferrari, 2024 sezonunu büyük bir ivmeyle tamamlamış ve sadece 14 puan farkla takımlar şampiyonluğunu kaçırmıştı. Buna rağmen, Maranello ekibi 2025 sezonu için tamamen yenilenmiş bir SF-25 tasarımına yöneldi. Takım patronu Frédéric Vasseur’ün daha önce belirttiği gibi, bu yeni araç SF-24’ün yalnızca %1’ini koruyor.
Ferrari’nin bu büyük değişimi neden tercih ettiğini, yeni Teknik Direktör Loic Serra, Fiorano’daki basın toplantısında detaylandırdı.
Serra: “Gelişim İçin Alan Açmamız Gerekiyordu”
Ferrari SF-24, sezonun sonlarına doğru güçlü bir performans sergilese de, gelişim potansiyelinin sınırlarına ulaşmıştı. Bu nedenle Maranello ekibi, SF-25’in neredeyse hiçbir bileşenini önceki modelle paylaşmadığı tamamen yeni bir tasarım benimsedi.
“SF-25’in ana konsepti, aerodinamik gelişim ve genel performans artışı için alan açmaktı,” diyen Serra, şunları ekledi:
“SF-24 yılı güçlü tamamladı ancak geliştirmek ve yeni performans kazanımları bulmak giderek zorlaşıyordu. Bu yüzden gelişim hızımızı artırabilmek için yeni bir yol açmamız gerekiyordu.”
Her ne kadar büyük değişiklikler yapılmış olsa da, Serra SF-25’in SF-24’ten tamamen bağımsız bir konsept olmadığını vurguladı:
“Yeni araç, bir devamlılık niteliğinde. Birçok parçayı değiştirdik, aracın büyük çoğunluğu yeni, ancak performans anlayışımız aynı. Bu yüzden geçen yıla kıyasla çok daha dik bir öğrenme eğrisi beklemiyorum. Umarım geçen yılın sonunda olduğundan daha yüksek bir gelişim hızına ulaşabiliriz.”
Serra’nın Projeye Sonradan Katılması Engel Teşkil Etmiyor
Daha önce Mercedes’te görev yapan Serra, 1 Ekim’de Ferrari’de Teknik Direktör olarak çalışmaya başladı. Göreve geldiğinde SF-25’in geliştirme süreci aylar önce başlamıştı ancak Serra, bunun bir sorun teşkil etmediğini belirtti:
“Evet, SF-25 üzerinde Mart 2024’ten itibaren çalışılmaya başlandı, ancak geliştirme süreci sürekli devam eden bir süreçtir. 2024’te başlayıp Eylül’de biten bir işten bahsetmiyoruz.”
“Hâlâ sezon boyunca geliştirme yapıyoruz, beşinci yarış, onuncu yarış gibi ilerleyen süreçlerde neler olacağını düşünüyoruz. Daha önce de belirttiğim gibi, asıl amacımız gelişim hızımızı artırmak için alan açmaktı çünkü SF-24 üzerinde yeni performans kazanımları bulmak giderek zorlaşmıştı. SF-25 bir evrim niteliğinde ve paketi en iyi şekilde optimize etmek mantıklı bir adımdı.”
En Büyük Değişim: Ön Süspansiyon
SF-25’in en dikkat çekici değişikliklerinden biri ön süspansiyon sisteminde oldu. Yeni araç, pull-rod (çekme kollu) tipi bir ön süspansiyon düzenine geçti. Ancak Serra, değişikliklerin yalnızca dışarıdan görünen parçalarla sınırlı olmadığını vurguladı:
“Ön süspansiyona bakıyoruz çünkü bu, buzdağının görünen kısmı. Ancak araçtaki parçaların çoğu yeni ve en büyük etkiye sahip olan değişiklikler her zaman en görünür olanlar değildir.”
“Detaylar büyük fark yaratıyor. Geçen yıl gridde önümüzdeki araç bizden yalnızca 30 milisaniye daha hızlıydı. Yani aerodinamik, süspansiyon ve lastik yönetimi gibi alanlarda bulduğumuz her küçük milisaniye fark yaratacak.”
Bu yüzden, en büyük zorluğun yalnızca ön süspansiyon olmadığını, tüm aracın optimize edilmesi gerektiğini ekledi:
“Bu araçlar o kadar optimize edilmiş ki, küçük bir değişiklik yaptığınızda zincirleme olarak her şeyi etkiliyor. Dolayısıyla, en büyük zorluk sadece ön süspansiyon değil, aracın genel dengesi ve uyumudur.”
Ferrari’nin Odak Noktası: Lastik Yönetimi ve Denge
Ferrari, SF-25 ile hem sıralama hem de yarış temposunu dengeli hale getirmeyi amaçlıyor. 2023’te Ferrari sıralama turlarında çok güçlüydü ancak yarış temposunda zorlanıyordu. 2024’te ise bunun tersi bir durum yaşandı.
Bu doğrultuda, Serra lastik yönetiminin önemine dikkat çekti:
“Lastik yönetimi büyük ölçüde aracın kendisine ve sürücünün onunla nasıl etkileşime geçtiğine bağlıdır. Sezon boyunca da bu konuda çeşitli girdiler sağlıyoruz.”
“Aracın tasarımı büyük ölçüde tamamlanmış olsa da, lastik yönetimi hem uzun sürüşlerde hem de tek tur performansında sürekli devam eden bir çalışma. Öğrendikçe daha fazlasını aracın tasarımına, ayarlarına ve sürüş stratejilerine entegre edebiliriz.”